Tarih boyunca en sık kullanılmış denizlerin yanında ayaklarımızı suya sokuyorduk. Şimdi, derinliklerinde bizleri neler bekliyor diye hayal kuruyoruz. Yeni tarihin bir adım gerisinde bekliyoruz.
ROV (diğer bir ifadeyle ROUV), “Remotely Operated Underwater Vehicle” ifadesinin bir kısaltmasıdır. Bu kavram, Türkçe olarak “Uzaktan Çalıştırılan Su Altı Aracı” anlamına gelir ve belirli bir mesafeden komuta edilen su altı robotlarını (araçlarını) tanımlamak için kullanılır.
Geliştiriciler olarak dil bilimlerine çok uzak yaşadığımız yadsınamaz bir gerçek. Bizim işimiz basittir, hayalimizi masanın üstüne koyarak ona ulaşmak için aralıksız çalışır ve sorun çözeriz. Bu esnada fazla konuşmayız, fazla yemeyiz ve bazılarımız sorumluluklarını dahi unutabilir. Ancak bu topraklarda tek yapmamız gereken bu değil. Geliştirdiğimiz şeyleri güvercin gibi özgürlüğüne bıraktıktan sonra yolundaki engelleri de kaldırmak bize düşüyor.
Lafı uzatmayalım, bu işten anlayan kişiler olarak bu araçların adını artık deringezen koyuyoruz.
Nelerden Oluşur?
Deringezen‘ler, aracın su altında rahatça hareket etmesini sağlayan pervaneli motorlar ve görüntü almayı sağlayan bir kamera bulunduran ana sistemden oluşur. Bu ana sistem, operatörün kullandığı kumandaya bağlı bir kabloyla birleştirilir. Bu kablo, ana sistemi su yüzeyine çıkarmak için de yardımcı olur.
Deringezen’ler farklı görev yerlerinde farklı amaçlara yönelik sensörler ile donatılarak kullanılabilir. Su altında çalışırken kullanılacak sonarlar, manometreler, farklı ihtiyaçlara cevap veren kameralar (gece görüş kamerası, kızılötesi kamera gibi), robot kolları ve kesici el gibi teçhizatlarla desteklenen Deringezen, kullanılacağı işe hazır hale getirilerek suya atılır.
Nerelerde Kullanılır?
Deringezen‘ler, dalgıçların icra ettiği birçok görevi yerine getirebilir. Bilindiği üzere, dalgıçlar, su altı belgesel-film çekimi, batık incelemesi, arama kurtarma çalışmaları, temizlik çalışmaları ve benzeri pek çok amaç için dalış yaparlar. Dalgıçların en çok zorluk yaşadığı konulardan biri de “vurgun” olayıdır. Derinlere inildikçe artan basıncın vücutta meydana getirdiği etkiler sebebiyle dalışı aşamalı olarak gerçekleştiren dalgıçlar, onlar için tehlikeli ve sağlığa zararlı koşullarda, yerlerini Deringezen‘lere bırakıyorlar.
Bu durum, görüşün sıkıntılı olduğu yerlerde veya yüksek akıntılı durumlarda da geçerli. Yapılacak görevlere göre gerekli sensörler ve teçhizatlarla donatılan Deringezen’ler, gereken yerlerde dalgıçlara yardımcı oluyorlar.
Bir bilgi olarak da, dünya üzerindeki Deringezen’lerin %60’ının, petrol sanayiinde kullanıldığını söylemek mümkün. Bahsi geçen ROV’lar, daha çok su altındaki sondaj tesislerinde yoğun olarak kullanılmaktadır.
Deringezen Dilimize uygun mu?
Belki de bu TDK’nın işi diyeceksiniz, doğru, bizimkisi sadece birkaç yıl beklemek istemediğimizden.
Deringezen : Derin sularda görev yapan ve komutları uygulayan cihaz.
Su altında üzerindeki görüntüleyiciler ve algılayıcılarla görev yapan, komuta edilen veya içsel karar mekanizmaları ile istenen görevleri gerçekleştirebilen araç/cihaz.Örnek cümle : Sürü halinde görev yapabilen deringezenler, mavi vatanın koruyuculuğunu üstleniyor.
Şimdi ve bundan sonra gözlerinizi ve gönüllerinizi derinlere çekmek niyetindeyiz. Aranızda bu iş için doğmuş olanlar olduğundan hiç şüphemiz yok, umarız ki sizler için de güzel bir şansa vesile oluruz.
Sonuç
ROV kelimesinin biz türkçeleşmesine yardımcı olmak amacıyla Deringezen demeyi uygun gördük.
Dünyamıza ortalama 225 milyon km uzaklıkta bulunan Mars gezegenini bile denizlerimizden daha fazla keşfettiğimiz şu devirde, su altı dünyası da büyük bir gizle keşfedilmeyi beklemekte. Son yıllarda gökyüzünü süsleyen insansız hava araçları büyük bir yükselişteyken, ROV’ları da, onların su altı versiyonları olarak tanımlamak yanlış olmaz. Hatta biraz araştırmayla beraber, artık hem su altında hem de su üstünde gidebilen araçlar tasarlandığını ve geliştirildiğini görmek mümkün.
